Sen neden her şeyden etkileniyorsun a benim güzel bünyem?
Her ay belli günler zaten gözyaşları akmaya hazır bekliyor.
Dolunay oluyor, evde herkesin modu değişiyor.
Merkür geriliyor, işlerde aksamalar oluyor.
A oluyor ağlıyoruz, B oluyor gülüyoruz, C oluyor elektronik aletler bozuluyor.
“Ay yok inanmam böyle şeylere” desem olmuyor çünkü anlatılanlar harfi harfine çıkıyor.
Hava mis gibiyken yağmur yaklaşıyor, anında baş ağrısı gösteriyor kendini. Her yağmurda aynı senaryo yaşanıyor.
Normalde hızlı, hareketli bir insan olan ben, bu aralar kağnı misali yaşıyorum. Onun da sebebini buldum: Bahar yorgunluğu
Peki sevgili bünye söyle bana ne yapacağız seninle? O günlerde eve mi kapanalım? Mesela dolunay zamanı telefonları da açmayalım kapıyı da. Okula da gidilmesin, işe de! İndirelim mi kepenkleri, kapatalım mı pasajı?
Bak şimdi, 3 gündür her şeye ağlıyorum. Kötü bir şey duyuyorum ağlıyorum, iyi bir şey oluyor ağlıyorum. Irmak desen benden beter. Arkın duygusal değil, tam tersi sinir küpü. Tam neden diye sorgulayacakken dolunay yaklaşıyor diye duyuyorum.
Şimdi buraya bilimsel açıklama koymam lazım değil mi? Ama kusura bakma bünye, koyasım yok. Çünkü ben de dolunay etkisine inanmak istiyorum. Hani insan bazen suçlu arar ve bulunca rahatlar ya, işte tam da ondan.
Ama bünye, bu kadar etkilenme her şeyden. Zaten İkizler burcuyum, zaten kendimle uğraşıyorum. Hadi canım, hadi güzelim. Her şeyin de etkisi altına girilir mi yahu?
Offf cidden bazen kadın olmak yoruyor beni. Keşke Arkın gibi olsam. En ufak bir sorunda 10 sene önceyi hatırlatmaya başladım. Anneme söylüyordum, ben yapıyorum...
Gecenin bir yarısı, zaten zor uykuya dalıyorum; hoooppp “uyan”… Biliyorsunuz, geceleri uyumakla ilgili sıkıntılarım var. Ne kadar yorgun olsam da o gözleri kapatamıyorum. Sürekli...
Yıl 1999, 21 yaşındayım. Sabah Gazetesi’nin Bayan Sabah ekinde köşe yazıyorum. Sunulan fırsata bakar mısınız? (Gerçi herkese sunulmuyordu, kendimi de ezmeyeyim şimdi burada…) Aylarca...
Bu o kadar soruluyor ki, ben de böyle yazarak anlatmak istedim. Zaman ayırıp okursanız çok sevinirim. Benim için değil, çocuğunuz – çocuklarınız için. Yine...
Nasılda birebir benim hislerimi yaşamış ve dile getirmişsiniz.. Ikizler olmak hiiiç kolay değil gerçekten kendimden biliyorum 🙂